“Mesleğiniz yazarlık mı” diyenlere artık “Teknik direktörlük” diyebilirim!
Çünkü uzmanlarca “Harflerin teknik direktörü” ilan edildim.
Ne de olsa 29 oyuncudan oluşan bir takımım var benim.
İlk oyuncumun adı A, son oyuncumun adı Z…
Ayrıca gerektiğinde oynattığım W gibi yabancı oyuncularım da var.
Onları beyaz sahada dans eder gibi oynatmak isterim.
Ve her antrenmandan sonra içlerinden biriyle dans ederim.
Sıra sende S, hazır mısın?
Sokul bana, sarmaşık gibi sarıp sarmala beni…
Ve kulağına fısıldayacağım şu ilk soruma yanıt ver:
Hayatta en nefret ettiklerin?
Savaşın, silahın, sömürünün, sömürgecinin baş harfi olmak mı dedin?
Başka nefret ettiklerin?
Sam Amca’nın S’si ile Hitler’in SS’leri ve MuSSolini’nin SS’leri olmak mı dedin?
Başka?
Sefaletin baş harfi, sadist ile sansürcünün S’leri olmak mı dedin?
Peki hayatta en sevdiklerin?
Sulhun, sevginin, sanatın baş harfi olmak mı dedin?
Başka sevdiklerin?
Demokrasinin, bağımsızlığın, bilimselliğin, dürüstlüğün, kolektivistliğin harflerinden biri olmak mı dedin?
Daha pekçok soracağım vardı ama, görüyorum ki yordu seni antrenman üstü bu vals…
Öyleyse bitsin S ile harflerin teknik direktörü arasındaki bu dans!